Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Gazze'de devam eden çatışmaların etkisiyle sağlık sisteminin çökme noktasına geldiğini bildirerek, acil koruma çağrısında bulundu. Bölgedeki hastanelerin, yaralıların ve hasta insanlarının hayati önem taşıyan bakım hizmetleri için acil koruma ihtiyacı olduğu vurgulandı. DSÖ Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, Gazze'deki sağlık tesislerinin sürekli bombardıman altında olduğunu ve bu durumun sağlık çalışanları ile hastaların hayatlarını tehdit ettiğini ifade etti.
Gazze'deki sağlık sistemi, süregeldiği çatışmalar nedeniyle derin bir krizle karşı karşıya. Hastaneler, yetersiz malzeme, sürekli elektrik kesintileri ve travma yaşayan hasta sayısındaki artış gibi birçok sorunla mücadele etmek zorunda kalıyor. Dr. Tedros, "Hastaneler artık hayati hizmet veremez hale geldi. Çatışmalar sırasında yaralanan ve tedaviye ihtiyaç duyan insanların sayısı artarken, sağlık çalışanları bu yükün altından kalkamıyor," dedi. Uzmanlar, hem fiziksel hem de ruhsal sağlık hizmetlerinin giderek daha fazla ihtiyaç duyulduğuna dikkat çekiyor.
Bölgedeki hastanelerin karşı karşıya kaldığı en büyük zorluklardan biri de ciddi tıbbi malzeme eksikliği. DSÖ, Gazze’ye acil tıbbi yardım gönderilmesi gerektiğini, bunun için uluslararası destek çağrısında bulunarak, insani yardım kuruluşlarının çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, bölgedeki sağlık iş gücünün desteğe ihtiyaç duyduğunu söyleyen DSÖ, sağlık profesyonellerinin güvenliği ve iş koşullarının iyileştirilmesi için de acil adımlar atılması gerektiğinin altını çizdi.
DSÖ, Gazze'deki durumun sadece yerel bir sorun olmadığını, aynı zamanda uluslararası bir kriz olduğunu vurgulayarak, uluslararası toplumu acil bir şekilde harekete geçmeye çağırdı. Ülkelerin, özellikle de çatışmaların yoğunlaştığı bölgelerde sağlık hizmetlerine erişim konusunda sorumluluk alması gerektiğine dikkat çekildi. Dr. Ghebreyesus, "Halk sağlığının korunması, savaşın yükü altında ezilmemeli. Uluslararası toplum, insani yardımlara erişimi sağlamak için etkili adımlar atmalıdır," dedi.
Bu bağlamda, DSÖ, sınır ötesi sağlık hizmetleri sağlamak için gerekli siyasi iradenin ortaya konması gerektiğini ifade ederken, ilaç ve tıbbi malzeme taşınmasına yönelik engellerin kaldırılması gerektiğini de önerdi. Öte yandan, bölgedeki sağlık çalışanlarının stresli ve tehlikeli bir ortamda görev yapmalarının önüne geçilmesi için güvenlik önlemlerinin artırılması gerektiği de belirtildi.
Sonuç olarak, DSÖ’nün Gazze’deki hastaneler için acil koruma çağrısı, hem insani durumun ciddiyetini ortaya koymakta hem de uluslararası toplumun sorumluluklarını hatırlatmaktadır. Hastanelerin ve sağlık kuruluşlarının koruma altına alınması, sadece yerel halk için değil, aynı zamanda bölgenin geleceği için de kritik bir adımdır. DSÖ, sağlık hizmetlerine acil erişim sağlanmadığı takdirde, insan hayatının daha fazla tehlikeye gireceği konusunda uyarıda bulundu.
Bölgedeki sağlık krizi durumu, medyanın ve kamuoyunun dikkatinin artırılması gerektiği bir konudur. İnsani yardım kuruluşlarının daha fazla destek alması, bölgedeki sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesi için kritik bir adım olacaktır. Bu çağrı, tüm dünya genelindeki bireyleri, toplulukları ve ülkeleri harekete geçmeye teşvik etmelidir.